İçel Hakkında Genel Bilgi

İçel Hakkında Genel Bilgi, Türkiye‘nin güneyinde Akdeniz kıyısındadır. Kentin kuzeyindeki Yumuktepe höyüğünde yapılan kazılarda birçok katman ortaya çıkarılmıştır. Bunların en eskisi, MÖ 6300’lere, en yenisi ise Selçuklu dönemine tarihleniyor. Kazılardan çıkarılan eserler, Adana Arkeoloji Müzesi ve Mersin Müzesi’nde sergileniyor.
Mersin’in tarih sahnesine çıkışı 19. yüzyılın ortalarına rastlamaktadır. Bu dönemde henüz bir köy olan bölge, konargöçer bir Türkmen aşiretine ev sahipliği yapmış ve adını da bu aşiretten almıştır.

Ayrıca Kapadokya bölgesinden gelen Rumlar kent nüfusuna hakim hale gelmişler ve 1850’de kentte 5.250 Ortodoks Rum’a karşılık 1.600 Müslüman yaşamaktaydı.
Kentin kaderi özellikle Amerikan İç Savaşı sırasında dünyadaki pamuk kıtlığını gidermek amacıyla Çukurova‘da gelişen pamuk üretimi ve bölgenin 1866’da demiryolu ağına bağlanması ile değişmiştir. Bu dönemde Mersin hızla, Çukurova’nın tarım ürünlerinin ihraç edildiği bir liman ve ticaret merkezi haline gelmiştir.

Şehrin bugünkü durumuna gelmesinde, şu anda azınlık olsalar da Hıristiyan Levantenlerin önemi yadsınamaz. Şehirde halen Levantenlere ait iki katedral bulunmaktadır, Latin-İtalyan Katedrali ve Arap-Ortodoks Katedrali. Ayrıca şehrin kuzeyine Rumlar için bir kilise yapılması da gündemdedir.

Mersin Hakkında Bilgiler,

Türkiye’nin 81 ilinden 33 kod numarasıyla anılan, yüzölçümü yaklaşık 16.000 km2. ve 2009 yılı nüfus sayımına göre
toplam 1.640.888 kişilik nüfusa sahip olan ve eski adı İÇEL olan MERSİN ili doğusunda Adana, batısında Antalya,
kuzeyinde Niğde, Konya ve Karaman illeri, güneyinde ise Akdeniz ile çevrili olup, Taşlık Kilikya’nın tümünü ve Ovalık
Kilikya’nın Berdan Çayı havzasını kaplar. Kuzeyden Toros dağlarının en yüksek tepelerine kadar uzanan yaylaları içine
alıp, doğu Akdeniz boyunca güney batıya doğru uzanır.

mersin

Dağlık alanlar kratase, eosen, miosen ve pliosen tortularından ibaret kireç taşı tabakalarından, ovalar ise IV.zamanda başlamış olan alüvyon birikmesiyle oluşmuştur. İldeki Toros Dağları genç dağlardır. Toroslar’ın Mersin bölümünde kalan kısmı Bolkar Dağları adını alır. Bolkarların en yüksek yeri 3524 metre ile Medetsiz Tepesi’dir. Orta Toroslar’ın geçit verebilen yeri Gülek Boğazıdır(1050 m.). İkinci önemli geçit ise Mut ilçesi yakınlarındaki Sertavul Geçidi’dir. İl’de birkaç set gölünden başka göl yoktur. Silifke’deki Akgöl, KeklikGölü ve Paradeniz gölleri deniz bağlantılı olduklarından suları tuzlu olup, bol balık yaşamaktadır.

Mersin Bitki Örtüsü,

Bitki örtüsü genellikle Akdeniz iklimine uyum sağlayan maki’dir. Defne, Yabani Zeytin, Keçi Boynuzu, Mersin,
Zakkum, Böğürtlen ve Kuşburnu’dur. 100-1000 m. arasında Meşe, 100-1200 m. arasında Kızılçam, 1500 m. Karaçam
ve 2000 m. yüksekliklerde Sedir ve Ardıç Ağaçları yer alır.


Turistik bir il olan MERSİN’E bağlı ilçeler şunlardır: Akdeniz, Anamur, Aydıncık, Bozyazı, Çamlıyayla, Gülnar, Erdemli,
Mezitli, Mut, Silifke, Tarsus , Toroslar ve Yenişehir’dir.
İçel Hakkında Genel Bilgi olarak akarsuları Deliçay, Efrenk Deresi (Müftü), Tece Deresi ile batıda Lamas çayı ile Mezitli çayından ibarettir.
Anamur’da Dragon Çayı, Tarsus’ta Berdan Çayı, ve tarihe tanıklık etmiş olan Silifke’de Göksu Nehri ilin önemli
akarsularındandır. İl, deniz-kum-güneş üçlemesinin dışına çıkarak, alternatif turizm çeşitlerini sunmaktadır. İnanç ,
Yayla, Trekking, Rafting, Yamaç paraşütü, Su sporları, Kayak, Dağcılık gibi. Dağlara çıkıldıkça farklı iklimler
yaşanmakla beraber, kıyı şeridinde tipik Akdeniz iklimi hüküm sürer; yani yazlar sıcak ve kurak, kışlar ise ılık ve
yağışlı geçer. İlin yaklaşık 108 km. uzunluğunda kumsal plajları vardır.

Adana’dan 69 km.,Antalya’dan 487 km. ve Konya’dan 348 km. uzaklıkta olan Mersin merkezi yeni ve modern bir
liman şehridir.Büyük kentlerle demiryolu ve karayollarıyla ulaşım yapılırken, yabancı limanlarla da gemi seferleriyle
bağlantılıdır. Yıl boyunca Mersin ile Gazimagosa arasında düzenli feribot seferleri vardır. Mersin’in modern bir kent
olması nedeniyle, turistler burada kalmakta ve Mersin’i Kapadokya, Güney doğu Anadolu Batı Akdeniz ve Kıbrısa,
geçiş merkezi olarak seçmektedirler